MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ....... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/05/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalının kendisini tehdit ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise, tehdit etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının kusurlu eylemi ile dava konusu olaya sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dava dosyası içinde bulunan..... Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/338 Esas, 2012/153 Karar sayılı dosyası içeriğinden, davalının sanık sıfatıyla yargılandığı ve katılan davacıyı tehdit ettiğinden cezalandırılmasına karar verilerek hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, itirazın reddi ile kararın kesinleştiği, sanığın suçu haksız tahrikin etkisi ile işlediği anlaşılmaktadır.Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 53. maddesi uyarınca, ceza mahkemesince belirlenen maddi olgunun hukuk hakimini bağlayacağı kabul olunmaktadır. Davalının olayı başlatmış olması ancak tazminatın miktarında etkilidir. Bu durumda, davanın reddi doğru olmayıp, davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata karar verilmesi gerekir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.