Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16743 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12386 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Mesudiye Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/05/2012NUMARASI : 2008/114-2012/171Davacı V.. S.. vekili Avukat İ. A. Ö. tarafından, davalı M.. B.. aleyhine 30/12/2008 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 31/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, istirdat ve maddi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı dava dilekçesinde, davalı idareye ait olan kum ocağının işletmesini dava dışı kiracısı ile devir sözleşmesi yapmak suretiyle devraldığını, kısa bir süre sonra davalı tarafından kum ocağındaki faaliyet durdurulduğunu, ocakta bulunan ve kendisine ait olan süper darbeli kırıcının davalının uhdesinde kaldığını bu nedenlerle dava konusu kırıcının kendisine iadesini, bu mümkün olmaz ise uğradığı maddi zararın tazminini istemiştir.Davalı M.. B.., davanın usulden ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.Davalı, M.. B.. bir kamu tüzel kişiliği olup kural olarak, işlem ve eylemleri kamusal nitelik taşır. Dava konusu olayda, davalı Birliğe husumet yöneltilerek, yasa ile verilmiş kamu görevini yerine getirmediği ileri sürülmüştür. Görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğindedir. İdarenin hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince ilgili idareye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir.İlk derece mahkemesince açıklanan olgular gözetilerek, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.