MAHKEMESİ : İzmir 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/04/2012NUMARASI : 2012/198-2012/411Davacı L.. Ö.. vekili Avukat Ö.E. tarafından, davalı Akbank Ticaret A.Ş. aleyhine 16/06/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19/04/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava iş akdinin haksız olarak feshi iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, 21 yıl aralıksız olarak davalı şirket bünyesinde çalıştığını, 21/01/2011 tarihinde yeterli performans göstermediği gerekçesiyle iş akdine son verildiğini, 2010 yılından önceki dört yıl boyunca durumunun beklenen başarı düzeyinin üzerinde ve çok üzerinde olarak nitelendirildiğini, yıllarca özverili bir şekilde çalışmasına rağmen iş akdinin bu şekilde feshedilmesinin kendisini çok yıprattığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, İş Mahkemelerinin görevli olduğunu, davacının iş akdinin feshinin İş Kanunu hükümlerine uygun olduğunu ve manevi tazminatın şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, veriminin üst düzeyde olacağı bir dönemde iş akdinin feshedilmesi nedeniyle davacının işsiz kalarak zorunlu emekli olduğu gerekçesiyle istem kabul edilmiştir.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesinde, işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş sözleşmesinden veya İş Kanunu'na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür.Davacı, iş akdinin haksız olarak feshi iddiasıyla eski işvereninden manevi tazminat isteminde bulunduğuna göre davaya bakma görevi iş mahkemesine aittir. Görev kamu düzenine ilişkin olup resen araştırılması gereken bir husustur. Mahkemece, iş mahkemesinin görevli olması nedeniyle ve görev hususunun da 6100 sayılı HMK 'nun 114/1-c maddesinde belirtilen dava şartı olması karşısında görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, esasa girilerek karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.