MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 20/02/2006 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Asıl davada; davacı ... dava dilekçesinde; ikiz hamilelik durumunun olduğu sırada davalıların kendisini darp etmeleri nedeniyle erken doğum yaptığını, doğumdan kısa bir süre sonra ikiz bebeklerinden birinin vefat ettiğini, diğerinin ise zeka ve bedensel özürlü olduğunun anlaşıldığını belirterek tedavi gideri ve manevi tazminat; birleşen dosyada ise; aynı olaydan dolayı erken doğum nedeniyle ölen ve özürlü olan çocukları yönünden destekten yoksun kalma tazminatı istemlerinde bulunmuştur.Davalılar, darp ile ölüm olayı arasında illiyet bağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davalıların darp eylemi ile erken doğum arasında illiyet bağının bulunduğu kabul edilerek erken doğum sonrasında öldüğü anlaşılan çocuk yönünden destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiş, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.Olay tarihinde yürürlükte bulunan BK'nun 41/1 maddesine göre "gerek kasten, gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir suretle diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, zararın tazminine mecburdur". Kusur sorumluluğu olarakta tanımlanan haksız eylem sorumluluğunun kurucu unsurları 1-Davranış (fiil), 2-Zarar, 3-İlliyet bağı, 4-Kusur, 5-Hukuka aykırılık olduğu tartışmasızdır. Sorumluluğun doğabilmesi için bu unsurların tümünün gerçekleşmiş olması gerekir. Dosya kapsamından, 12/09/2003 tarihinde ikiz gebelik durumu bulunan davacının davalılar tarafından darp edildiği, olay sonrasında davacının erken doğum yaptığı, doğumdan kısa bir süre sonra da ikiz bebeklerden birinin öldüğü diğerinin ise özürlü olduğunun anlaşıldığı, Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu'nun 27/04/2005 tarihli raporuna göre darp olayı ile erken doğum arasında illiyet bağının bulunduğu anlaşılmakta ise de; darp olayı ile erken doğum nedeniyle ölüm ve özürlü doğum arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır. Açıklanan nedenlerle, yukarıda unsurları gösterilen haksız eylem yönünden illiyet bağı koşulunun araştırılması; bu bağlamda, dosyanın Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesine gönderilerek darp olayı ile erken doğum nedeniyle ölüm ve özürlü doğum arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı yönünde rapor alınmalı ve varılacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik incelemeye dayalı kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davacı ... ve davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 30/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.