Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16346 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12543 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/05/2014NUMARASI : 2013/753-2014/515Davacı Y.. O.. tarafından, davalı H.. H.. aleyhine 25/11/2013 gününde verilen dilekçe ile tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, adına kayıtlı bulunan ... plakalı kamyonun eşi M. O. tarafından 10 yıl önce satın alındığını, sağ iken devrinin kendi üzerine alındığını, eşi ölmeden 4-5 yıl önce aracı başka bir şahsa sattığını şahsı bilmediğini, şahsın aracın devrini almadığını uzun zamandan beri de aracın vergi ve sair cezaların kendi üzerine kesildiğini iddia ederek; aracın fiilen ortada olup olmadığının, her hangi bir cezai müeyyidesinin olup olmadığının, araçla ilgili bir resmi işlem yapılıp yapılmadığının 2008 yılından beri yük taşımacılığında kullanılıp kullanılmadığının, ekonomik kullanım süresinin ne kadar olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; alınan bilirkişi raporu ve tramer kayıtlarına göre davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu edilen istemlerin idareden talep edilmesi gereken ve idari işleyiş içerisinde çözülmesi gereken hususlara ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından ise, davacı tarafından dava konusu edilen hususlarla ilgili olarak idareye her hangi bir başvuruda bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Şu durumda, davacının dava konusu edilen hususları öncelikle idareden talep etmesi, şayet talebi reddedilir ise bu red işlemi aleyhine idari yargıda iptal davası açması gerekir. İlgili idareden veya idari yargı yerinden bu konuda bir karar alınmadan, adli yargı yerinde doğrudan dava açmak suretiyle tespit istenmesine yasal olanak bulunmadığından davacının istemi dinlenebilir nitelikte değildir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, dava dilekçesinin reddedilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası çözümlenerek yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 01/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.