Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15877 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 14493 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/06/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 26/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davacının temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Bunlardan davalının HUMK’nun 432/1. maddesinde yazılı onbeş günlük ve 427/4 ve 433/2. maddelerinde belirlenen on günlük süreleri geçirdikten sonra temyiz ettiğine göre temyiz isteminin reddedilmesi gerekir. 2-Davacının temyiz itirazları yönünden; Dava, maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, haksız takip ve haciz nedeniyle açmak zorunda kaldığı menfi tesbit davası nedeniyle uğradığı zararlar için maddi ve manevi tazminat istemiştir. Davalı, ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğunu yine menfi tesbit davasının da Alaşehir'de görüldüğünü yetkisizlik kararı verilmesini ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, haksız fiilin Alaşehir'de gerçekleştiği, Alaşehir mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.Dosya içeriğinden, davanın dayanağının haksız fiil olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'un 16. maddesi “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü ile dava açılacak yer mahkemesi konusunda davacıya seçimlik hak tanımıştır. Davacı-zarar görenin yerleşim yerinin ... olduğu, 16.madde gereğince davacı-zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu ve davacının seçimlik hakkını yerleşim yeri olarak kullandığının anlaşılması karşısında, davanın yetkili mahkemede açıldığının kabulü gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bette gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davalının temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 07/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.