MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacılar ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 06/11/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-)Davacıların, davalı ...'na yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Dava, kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.Davalı ... kamu kurumu niteliğinde olup; davaya konu sineklere karşı ilaçla mücadele işlemi kamusal görevin yerine getirilmesi sırasında yapılmıştır. İdare’nin hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zararlardan dolayı; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden (re’sen) dikkate alınır. Mahkemece, yargı yolu bakımından davalı ... yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan kararın bozulması gerekmiştir.2-) Davacıların, davalı ...'ya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Dava, kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.Davaya konu edilen olayda; davacılar, ...'nda taşeron işçi olarak çalışan davalı ...'nın, bilgi ve tecrübesi olmamasına rağmen 31/05/2008 tarihinde akşam saatlerinde kullanımında olan araçla sineklere karşı ilaçlama işlemi yaptığını, yapılan ilaçlama nedeniyle zehirlendiklerini, korku ve panik yaşayarak manevi zarara uğradıklarını ileri sürmektedirler. Yerel mahkemece, davalının üstlendiği kamu görevini ifa ederken davacıları zarara uğrattıkları gözetilerek, T.C. Anayasası'nın 129/5. maddesi uyarınca davanın husumet düşmediğinden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenlerine göre davacıların öteki temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.