MAHKEMESİ : Bayındır Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/10/2014NUMARASI : 2014/14-2014/306Davacı M.. A.. vekili Avukat H.. Y.. tarafından, davalı İ.. O.. aleyhine 10/01/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; kısmen kabulüne dair verilen 22/10/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itizarlarına gelince;Dava, haksız eylem nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkilinin serbest avukatlık mesleğini icra ettiğini, davalının borçlu bulunduğu icra dosyasında haczedilen menkulün satışı için davalının ikametgahına gidildiğini, satış icrası sırasında olay yerine gelen davalının davacıyı darp ettiği, ayrıca tehdit ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı ise, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği M.. Y.. 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Dava konusu olayda; olayın oluş şekli, olay tarihi, davacının görevi sırasında olayın meydana gelmiş olması ve yukarıdaki ilkeler nazara alındığında hükmedilen manevi tazminat azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.