Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15028 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13907 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/01/2013 gününde verilen dilekçe ile Hal Hakem Kararı'nın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 08/01/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Davacı, ...Heyetinin “cezalı hal rüsumunun iptaline” ilişkin 03/12/2012 gün ve 2012/28 sayılı kararının 5957 sayılı yasanın 10. maddesi uyarınca kaldırılmasını istemiştir. Davalı, haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur.Yerel Mahkemece, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 5957 sayılı yasa uyarınca “Hal Hakem Heyeti” tarafından verilen kararın itiraz üzerine kaldırılması istemidir.5957 sayılı yasanın 10. maddesinin 5. fıkrasında; “Değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar, bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticarî davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hâkim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği karar kesindir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan düzenleme özel bir düzenleme olup mahkemelerin görevini düzenleyen genel düzenlemelerden öncelikle uygulanmalıdır. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden dikkate alınır. Yerel mahkemece, işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yargılamanın asliye hukuk mahkemesinde yapılması gerektiğinden görevsizlik kararı verilmiş olması doğru görülmemiş bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.