Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14801 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 17267 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 12/04/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı İçişleri Bakanlığı vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılardan ... temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalılardan ...'ın temyiz itirazlarına gelince; dava, ölümlü trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... ve ... tarafından temyiz olunmuştur.Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (...) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.Dosya kapsamından, davalı ...'ın diğer davalı İçişleri Bakanlığı’nda polis memuru olarak görev yaptığı ve bu görevi sırasında davaya konu trafik kazasına sebebiyet verdiği, davalının kamu görevi nedeniyle meydana gelen zararın kendisinden tazmininin istendiği anlaşılmaktadır. ...129/5. maddesi ile 657 sayılı ... Yasası’nın 13/1. maddesi gereğince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabileceğine göre; bu davalıya husumet tevcih edilmesi doğru değildir.Mahkemece açıklanan yasal düzenlemeler gözetilerek, davalı ... hakkında davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile bu davalı yönünden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı ... yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalı ...'ın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, davalılardan... temyiz itirazlarının ise (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davalı ...'dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.