MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı .... Ltd. Şti. vd. aleyhine 01/09/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 30/07/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemenin, davanın kısmen kabulüne dair 03/04/2012 günlü kararı, Dairemizin 27/06/2013 gün, 2012/14073 esas, 2013/12439 karar sayılı ilamı ile, davanın tümden reddinin gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece duruşma günü tayin edilmemiş, taraflar duruşmaya davet edilerek bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmamıştır. Yalnızca tensip zaptı tanzim edilerek, bozma ilamına uyulup, tensiben davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de; davacı yanın kararı temyiz etmemiş olması ve bozma ilamının davalılar yararına bulunması nedeniyle, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.2-Mahkemece davanın reddine karar verilmesine karşın, davalılar yararına takdir olunacak vekâlet ücreti ile davalı tarafça yapılan yargılama giderleri hususunda herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Davalılar, davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca lehlerine vekâlet ücreti takdir edilmesi ve taraflarınca yapılan yargılama giderlerinin hüküm altına alınması için kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.