Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14505 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13088 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... .tarafından, davalı ... aleyhine 13/04/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 09/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece; zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Haksız eyleme dayalı tazminat istemleri, Borçlar Kanunu'nun 60/1. maddesi gereğince haksız fiil ve failinin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl ve her halde 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Öte yandan aynı Kanunun 60/2. maddesinde; “zarar ve ziyan davası ceza kanunları mucibince daha uzun zamanaşımına tabi olan eylemden kaynaklanmış ise ceza zamanaşımının uygulanacağı” kuralı vardır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; haksız eylem tarihinin davalının köşesindeki yazıların yayın tarihi olan 31/01/2009, 04/02/2009, 07/02/2009 ve 11/02/2009 tarihleri olduğu, hakaret ve iftira iddiasıyla tazminat istemli dava açıldığına ve bu yöndeki hukuki değerlendirmenin hukuk hakimince de yapılabileceğine göre, eylemin yasal unsurlarının oluşması halinde aynı zamanda Türk Ceza Kanununda düzenlenen “hakaret ve iftira” suçunu oluşturacağı anlaşılmaktadır. Somut olaya uygulanacak zamanaşımı süresi .... maddesindeki 8 yıllık ceza zamanaşımı süresidir. Şu halde, haksız eylem tarihi olan yayın tarihleri ile davanın açıldığı tarih arasında ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığına göre işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.