Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14409 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9613 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/02/2014NUMARASI : 2013/146-2014/92Davacı N.. A.. vekili Avukat tarafından, davalılar M.. H.. vd aleyhine 02/04/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 12/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız el koyma nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 7. bölümünde "koruma tedbirleri nedeni ile tazminat" konusu düzenlenmiştir. Anılan yasanın ilgili bölümünde yer alan 141/j. maddesinde; ''Eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine koşulları oluşmadığı halde el konulan veya korunması için gerekli tedbirler alınmayan ya da eşyası veya diğer malvarlığı değerleri amaç dışı kullanılan veya zamanında geri verilmeyen'' kişilerin maddi ve manevi her türlü zararlarını devletten isteyebileceği öngörülmüştür. Aynı yasanın 142/2. maddesinde; "istem zarara uğrayanın oturduğu yer Ağır Ceza Mahkemesi'nde ve eğer o yer Ağır Ceza Mahkemesi tazminat konusu işlemle ilişkili ise ve aynı yerde başka Ağır Ceza Dairesi yoksa en yakın yer Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 6. maddesinde ise; Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141 ila 144. maddeleri hükümlerinin 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yapılan işlemler hakkında uygulanacağı belirtilmiştir.Davacı, yukarıda anılan dönemden önce gerçekleştirilen soruşturma işleminin kanuna aykırı ve usulsüz yapıldığını, bu nedenle zarara uğradığını belirterek tazminat isteminde bulunmuştur. Şu halde, davanın görüm ve çözüm yeri genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu nedenle, işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.