Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13972 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 14360 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı .... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 27/05/2003 ve 26/01/2004 tarihlerinde verilen dilekçeler ile tasarruf iptali ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/11/2008 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, tasarrufun iptali ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalılardan ... ilamsız takibi ve usulsüz tebligatları sonucu kesinleşen takip nedeniyle kooperatife ait üzerinde 43 adet bağımsız bölüm bulunan taşınmazın cebri icra yoluyla satıldığını, icra dosyasında belirtilen miktarda borcun bulunmadığının tespit edildiğini, diğer davalıların muvazaalı satış işlemleri ile taşınmazı satın aldıklarını belirterek satışa ilişkin tasarrufun iptali ile tapu iptali ve tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair verilen ilk kararın temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 09/04/2007 tarihli ilamı ile "Söz konusu parseldeki 43 adet bağımsız bölümün 21/08/2003 tarihinde düzenlenen kat irtifakı ile davada yer almayan çeşitli kişilere satıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece HUMK’nın 186. maddesi uyarınca dava satın alan yeni maliklere yöneltilecek ise, adı geçenlerin davaya katılmalarının sağlanması, tazminat isteminde bulunulacak ise bu konuda davacıya seçim hakkının kullandırılması ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken taraf teşkilinde hataya düşülerek davanın reddi doğru olmamış..." şeklindeki gerekçe ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının HUMK'nun 186. maddesi uyarınca seçimlik hakkını kullanarak yeni maliklere karşı devam edeceği belirtilmiş ise de, verilen kesin süre de davaya dahil edilmeleri için gerekli masrafın yatırılmadığı şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından davacının davaya konu 43 adet bağımsız bölüm maliki ile ilgili olarak mahkemenin 2008/340 E. sayılı dosyası ile dava açıldığını beyan ederek birleştirme talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda, ayrı dava açmakla davacı seçimlik hakkını kullanmıştır ve birleştirme istemi de bulunmaktadır. Mahkemece kesin sürede masraf yatırılmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.