Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13842 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13202 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ...Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/05/2012 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 08/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ... tarafından yapılan alt yapı çalışmaları sırasında kuruma ait .... ve ... kablolarına zarar verildiğini, ödenmeyen hasar bedelinin tahsili için .... Müdürlüğü'nün 2011/205 esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini beyanla, davalı ...'nın itirazının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.Davalı ise,davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ispatlanmayan davanın reddine karar verilmiştir. Davalı ... bir kamu tüzel kişisidir. İşlem ve eylemleri kural olarak kamusal nitelik taşır. Davalı ... tarafından yapılan alt yapı çalışmaları sırasında davacı kuruma ait tesislere zarar verildiği savunulduğuna göre; istemin idare hukuku kuralları çerçevesinde ve idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerekmektedir. İtirazın iptali davası sırasında, icra takibinin temelini oluşturan ve aslı da idari eylem olan alacağın varlığının ve kapsamının hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi kabul edilemez. Diğer yandan, idari yargı yerinde "itirazın iptali" biçiminde bir dava yolu düzenlenmediğinden, adli yargı yerinde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı da verilemez. Bu durumda, istem idari yargı yerinde dava konusu edilip oradan bu konuda bir karar alınmadan icra takibi yapılmasına ve icra takibine itiraz üzerine adli yargı yerinden itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığından, davacının istemi dinlenilebilir nitelikte değildir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek dava dilekçesinin reddedilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası çözümlenerek yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.