Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13719 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 10615 - Esas Yıl 2011





... Davacı ... ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 13/12/2007 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/05/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının, davalılardan ..., ..., ..., ..., ...'a yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacının, diğer davalılar ...,... ve ...'a yönelik temyiz itirazına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle yaralanan dava dışı görevliye 2330 sayılı ... gereğince ödenen nakdi tazminatın, haksız eylem sorumlusu olan davalılardan alınması istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur.Yerel mahkemece istemin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen 28.01.2009 günlü ilk karar sadece davalılardan ...,...,...,...,... tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce; "...davalıların sorumluluğu olay tarihindeki verilere ve bu bağlamda olay günündeki katsayılara göre belirlenmelidir. Yerel mahkemece, açıklanan yönler gözetilmeyerek karar tarihinde y??rürlükte bulunan katsayılara göre hesaplanan miktar üzerinden istemin kabul edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesi ile adı geçen davalılar yararına bozulmuştur. Yerel mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda olay tarihindeki verilere göre belirlenen ve istemden daha az olan tutarın tüm davalılardan alınmasına karar verilmiştir.Yerel mahkemece, istemin kabulüne ilişkin olarak verilen 28.01.2009 günlü ilk karar, tazminatla sorumlu tutulan davalılardan ...,... ve ... tarafından temyiz edilmediğinden, aleyhlerine verilen ilk kararı temyiz etmeyen davalılar ...,... ve ... hakkındaki ilk karar ve bu kararda belirtilen tutarlar kesinleşmiş ve bu durum davacı yararına usulü kazanılmış hak oluşturmuştur.Yerel mahkemece açıklanan yön gözetilmeyerek, davalılardan ...,... ve ... hakkında ilk kararda hüküm altına alınan ve bu davalılar yönünden kesinleşen miktardan daha düşük miktarda sorumluluk kararı verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalılardan ...,... ve ... yönünden BOZULMASINA; davacının diğer davalılar ...,...,...,...,...'a yönelik temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddin 27/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.