Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13065 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 9657 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ..... aleyhine 11/08/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 01/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, taş ocağı işleten davalı şirkete ait taş ve kum yüklü kamyonların çıkardıkları tozlar nedeniyle, yol kenarında bulunan bahçe vasfındaki taşınmazında mevcut meyve ağaçlarının zarar gördüğünü belirterek, uğranılan zararın tazminini talep etmiştir.Davalı, faaliyetlerini yasal çerçevede yürüttüğünü, sözkonusu yolun kendi araçları dışında başka şirketler tarafından da kullanıldığını öne sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacının taşınmazına bitişik yolun kamunun kullanımına açık olduğu, davalı şirketin bu yol güzergahını kullanan birçok şirketten biri olduğunu, şirketin işletme ruhsatı ve çevresel denetim tutanağının bulunması nedeniyle yasal prosedüre uygun olarak faaliyet yürüttüğünü ve davacının taşınmazına verilen zararın tamamiyle davalı şirket tarafından verildiği konusunda nedensellik bağının kurulamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden; ocaktan taş ve kum taşıyan davalıya ait kamyonların, davacının taşınmazına bitişik köy yolunu kullandıkları, davacının bahçesinde bulunan meyve ağaçlarının yolda oluşan toz nedeniyle zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Zararın varlığının belirlendiği durumlarda zarar tutarının belirlenememesi istemin tümden reddini gerektirmez. 818 sayılı Borçlar Kanunu 42,43 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50. maddesine göre; uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri gözönünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyebileceği gibi, bu yoldan başka araçların da geçmesi ancak belirlenen zarardan indirim yapılması sonucunu doğurabilir.Mahkemece, açıklanan olgular gözetilmeyerek, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle meyve ağaçlarında meydana gelen zarara ilişkin istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.