Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12803 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9768 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/11/2010 gününde verilen dilekçe ile hatalı bilirkişi raporu nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 05/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, hatalı bilirkişi ropuru nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı borçlu aleyhine başlatılan takip sırasında alacağın tahsili sağlanamadığı için taşınmazı üzerine haciz konulduğunu, icra müdürlüğünce bilirkişi olarak görevlendirilen davalı inşaat mühendisinin, raporlarında taşınmazın özellikleri başlığı altında; 4 kapı numaralı 6 no'lu 110 m2'lik dairenin özelliklerini belirttiğini, açık artırma ilanlarındaki "taşınmazın halihazırdaki durumu" başlığı altında aynı tarifin yapıldığını, satış ilanları ve bilirkişi raporlarına güvenerek alacağına mahsuben taşınmazı satın aldığını, daha sonra satın aldığı dairenin 60 m2 büyüklüğünde bodrum katta kimsenin oturmadığı bir daire olduğunun anlaşıldığını belirterek maddi tazminat talebinde bulunmuştur.Davalı, davacının haciz koydurduğu dairenin bodrum kat (1) no'lu daire olduğunu bildiğini, keşif sırasında icra müdürlüğü tarafından kendisine gösterilen dairenin (4) no'lu daire olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; icra dosyası ve açık arttırma ilanında (1) no'lu bağımsız bölümün belirtildiği, ancak yapılan keşifte (1) no'lu bağımsız bölümün apartman sakinlerinin eşyalarını koydukları kullanılamaz halde bir daire olduğunun anlaşıldığı, taşınmazın fiili durumu ile bilirkişi raporlarında belirtilen konum ve nitelikleri farklı ise de davacının da ihale konusu taşınmazı satın almak istemesine rağmen gidip görmemesi, bilirkişi raporlarında 1 no'lu ve 6 no'lu daireler olarak belirtilen farkı araştırmadığı ve ihalenin feshi yoluna gitmediği, iyiniyetli olarak kabul edilemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davalı inşaat mühendisi bilirkişinin ... 10. İcra Müdürlüğünün 2002/8987 sayılı dosyası kapsamında 3 adet kıymet takdir raporu düzenlediği, raporlarda; takip borçlusu....oğlu .... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının, 6869 ada 3 parsel üzerinde, kat irtifaklı 20/196 arsa paylı bodrum katta (1) no'lu bağımsız bölümün 1/5 hissesi olarak belirtildiği, "taşınmazın halihazır durumu ile sonuç ve kanaat" bölümlerinde ise; 3 kapı numaralı, 6 no'lu dairenin vasıfları anlatılarak 1/5 hissenin değerinin hesaplandığı anlaşılmaktadır. Gerçekte bodrum kattaki daire kullanılmadığı gibi apartmanın deposuna dönüştürülmüştür. Davalı bilirkişi, icra müdürlüğü görevlileri tarafından kendisine (6) no'lu dairenin gösterildiğini, bu nedenle farklılık oluştuğunu ileri sürmüştür. Davalı bilirkişinin kendi mesleğinin gerektirdiği özel ve teknik bilgi ile sözkonusu hatayı anlaması beklenirdi. Kıymet takdir raporları davacıya tebliğ edilmiş ise de; gerekli özeni göstererek araştırma yapmamıştır. Davacının ihmali kendisine atfedilecek bir kusur ve hesaplanacak zarar miktarından bir indirim sebebi olarak kabul edilebilir ise de; Mahkemece davanın tamamen reddi doğru bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.