Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12684 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 8045 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/11/2008 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmasına, davalı vekilinin kısmen kabul beyanı uyarınca istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı temyiz etmiştir. Davacılar, davalılar tarafından yapılan inşaat çalışması sırasında kiracı olarak oturdukları apartmanın kullanılamaz duruma gelmesinden dolayı başka yere taşınmak zorunda kaldıklarını bildirerek uğradıkları maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece, maddi ve manevi tazminat istemlerinin bir bölümünün kabulüne ilişkin verilen karar, Dairemizin 01.11.2011 gün ve 2010/9248 esas 2011/11466 karar sayılı ilamı ile, “davacıların, davalıların inşaat çalışmasından dolayı kiracı olarak oturdukları evden taşınmak zorunda kalmaları durumunun yasalarımızda manevi tazminat ödetilmesi gerekli haller arasında sayılmadığı, ve manevi tazminat gerektirmediği sonucuna varılarak bu yöndeki istemin tümden reddine, maddi tazminat olarak da yeni taşınılan eve yapılan boya badana masraflarının, taşınma masraflarının, yeni evin bulunması ve kiralanması için yapılan emlakçı masraflarının dışında kalan bilirkişi raporunda belirtilen diğer kalem giderlerin hüküm altına alınması doğru olmadığından karar bozulmuş, davacıların karar düzeltme isteminin de reddine karar verilmiştir. Mahkemece, 25.12.2012 günlü celsede, davalı vekilinden bozma ilamına karşı diyeceği sorulmuş olup, davalı vekili Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmesini istediğini bildirmiştir. Her ne kadar, davacıların yokluğunda yapılan celsede, davalı vekilinden alınan imzalı beyanda “bozma ilamı doğrultusunda manevi tazminat dahil olmak üzere davanın 800.000,00 TL üzerinden kabulü gerekir” biçimindeki sözcük ve rakamlar yazılı ise de, Dairemizin davalı yararına olan bozma ilamına uyulmasını isteyen davalı vekilinin, hem bozma ilamına uyulmasını isteyip hem de davanın 800.000,00 TL üzerinden kabulünü istemeyeceği açık olduğuna göre, zabıtta yazılı sözcük ve rakamların maddi hataya dayalı olduğu sonucuna ulaşılması gereklidir. Şu durumda, mahkemece, uyulmasına karar verilen Dairemizin 01.11.2011 gün ve 2010/9248 esas 2011/11466 karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, maddi hata olduğu açıkça anlaşılan davalı vekilinin 25.12.2012 günlü celsedeki beyanına göre hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.