MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/11/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız şikayet nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ....Müdürü olarak görev yaptığı dönemde, davalının .....'da faaliyet gösteren....televizyonunda bir programa katılıp; ..... ilinden hayvan aldığını, fakat ödemelerini geciktirmesinden dolayı alacaklıların kendisine baskı yaptığını, bu durumu polis karakoluna bildirmesine rağmen ilgilenilmediğini, sonrasında kendisi tarafından... Müdürlüğüne çağrılarak akrabasına olan borcunu neden ödemediğinin sorulduğunu, tehdit edildiğini, bu olaylardan sonra oğlunun kaçırıldığını ve kaçırma olayında kendisinin de parmağının olduğunu söylediğini, bu beyanları içeren CD nin televizyon tarafından yayına konmadığını ancak ... Müdürlüğüne gönderildiğini, bunun üzerine hakkında disiplin soruşrutması başlatıldığını ve tüm iddiaların araştırıldığını, neticede hakkında ceza tayinine yer olmadığına karar verildiğini, bu süreçte çok üzüldüğünü belirterek manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı, bahsettiği olayların hepsinin doğru olduğunu, çocuğunun kaçırılmasıyla ilgili ceza davası açıldığını, davacının kendisiyle hayvan satıcılarına olan borcunu ödemesi konusunda görüştüğünü, hemen ardından da oğlunun kaçırıldığını, davacıya iftira atmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davalının oğlunun kaçırılmasıyla ilgili davada davacının sanık sıfatıyla yer almadığı, hakkındaki disiplin soruşturması neticesinde davacı hakkında ceza tayinine yer olmadığına karar verildiği gerekçesiyle istem kısmen kabul edilmiştir. Dosya kapsamından; davalının oğlunun kaçırılması olayı ile ilgili..... Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/95 esas sayılı dosyasında, olayla ilgisi bulunan sanıklar hakkında cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kamu davasının devam ettiği ayrıca o dönem... Müdürlüğünde Personel Şube Müdürü olarak görev yapan davacının ....'da bulunan akrabasının telefon etmesi üzerine, davalıyı ... Müdürlüğüne çağırarak alacak meselesi ile ilgili kendisiyle görüştüğünü beyan ettiği anlaşılmaktadır. Davalının adli ya da idari mercilere doğrudan davacı ile ilgili bir müracaatı olmadığı gibi, disiplin soruşturmasına konu olan ve bir televizyon kanalına vermiş olduğu beyanatı da somut olaylara dayanan bazı şikayetlerin dile getirilmesinden ibarettir. Bu durumda davalının haksız şikayette bulunduğu ve davacının kişilik haklarının zarar gördüğü söylenemez. Mahkemece, açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, şikayet hakkını hukuka uygun kullanmadığı gerekçesiyle, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.