MAHKEMESİ : Malkara Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/07/2014NUMARASI : 2011/175-2014/379Davacı A.. G.. vekili Avukat Mümün tarafından, davalılar H.. G.. ve diğeri aleyhine 23/05/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalıların diğer temyizine gelince;a) Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı H.. G.. ile 2005 yılında evlendiğini, evlendikten 4 ay sonra Avusturya'ya gittiğini, iş bulduğunu, davalı eski eşi ile herhangi bir geçimsizliği olmadığını, davalı kaynanası N.. Y..'nın eşi ve yakınları içinde 'boşan ve Avusturya'yı terk et etmezsen sana suç isnat ederiz, seni sakat ederiz' dediğini, boşanmayacağını söylediğini, oturma izni olmadığından Türkiye'ye dönmek zorunda kaldığını, davalı eski eşinin tek taraflı olarak Avusturya'da dava açtığını ve boşandığını beyanla, maddi ve manevi zararının tazminini istemiştir.Davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen savunma yapmamışlardır.Mahkemece; davacının davalı ile evlenme niyetinin mutlu bir aile kurma olduğunu, davalı Havva'nın davalı annesi Nazife ile beraber davacıya boşanma için baskıda bulunduklarını, davacının Türkiye dönüşünü fırsat bilerek davalı Havva'nın Türkiye'de Avusturya'da boşanma davası açtığını, boşanmanın gerçekleştiği süreç boyunca davacının evlilik nedeni ile yapmış olduğu masraflar ve beklentiler karşılanmadığından dolayı manevi yönden yıprandığı, TMK nın 174/2 maddesi uyarınca manevi tazminat talep etme hakkı bulunduğunu ayrıca davacının maddi tazminat isteminin davalının ikrarı ile sabit olduğu gerekçesiyle maddi tazminat isteminin tümden kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.Anayasanın 141/3. maddesi uyarınca mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olmak zorundadır. 6100 sayılı HMK 297. maddesi uyarınca hükmün “Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri” göstermesi gerekir.Şu durumda, iki ayrı davalı olmasına rağmen karar gerekçesinde davalı Nazife'nin hangi gerekçe ile maddi ve manevi zarardan sorumlu tutulduğu, gerekçelendirilmeden hüküm kurulmuş bulunması isabetli olmamış, kararın gösterilen bu nedenle davalı N.. Y.. lehine bozulması gerekmiştir.b) BK. 41 (TBK 49). maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yine BK. 49 (TBK.58) maddesinde "Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir." Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir. Davacı boşanma nedeniyle ruhsal sağlığı bozulduğu iddiasıyla manevi tazminat istemiş ise de, dava dilekçesinde belirtiği olaylara göre, davalının doğrudan davacının bedensel veya ruhsal bütünlüğüne yönelik hukuka aykırı bir fiilde bulunduğundan söz edilemez. Bu nedenlerle manevi tazminat isteminin tümden reddi yerine kısmen kabulü doğru olmamış bu durum bozmayı gerektirmiştir.c) Davacının, evlenme ve sonrasında 25.000,00 TL masraf yaptığını belirterek maddi tazminat istemi mahkemece, dosya arasındaki Malkara Asliye Hukuk Mahkemesi 2007/382 Esas sayılı tenfiz dosyasında yer alan Hernals Bölge Mahkemesinin 01/02/2007 tarihinde kasede çekilen sesli protokole ilişkin belgelere dayanarak davalının borcunu ikrar ettiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmişse de, karara esas alınan belgelerin resmi bir niteliği bulunmadığı ve mahkeme onayı olmadığı anlaşıldığından bu konuda gerekirse davacıya mehil verilerek belgelerin tasdikli örnekleri istenip ya da diplomatik yollarla ilgili mahkemeden tasdikli suretleri getirtilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün, bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-a,b,c) no'lu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.