MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 05/11/2004 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 22/10/2015 günlü kararın Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 06/12/2016 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davalılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava, tedavi hatası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, sezeryan ile doğum yapmak üzere hastaneye müracaat ettiğini, ameliyatı sırasında üreterin bağlanması nedeniyle böbreklerinin zarar gördüğünü belirterek; uğradığı maddi ve manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.Davalılar ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, alınan rapor ve dosya kapsamı ile davalıların eyleminin tıp kurallarına uygun olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Dava dosyasının incelenmesinde; mahkemece ilk olarak ... Üniversitesi ... Ana Bilim Dalı Başkanlığı'ndan ve daha sonra ... 3.İhtisas Kurulu'ndan 13/09/2010 ve 25/08/2014 tarihli raporların alındığı; ... Üniversitesi ... Ana Bilim Dalı Başkanlığı uzman doktorları tarafından hazırlanan 27/02/2006 tarihli raporda; hastalık, tanı, tedavi izleme konularında hastaya gösterilmesi gereken dikkat ve özenin gösterildiğinin kabulü gerektiği, bu nedenle davalı hekimlerin hasta takip ve tedavisini yapmakta kusurlu olmadıkları kanaatinde olunduğunun bildirildiği, ... Kurumu 3. İhtisas Kurulu'ndan alınan 13/09/2010 tarihli ilk raporda ise; kişide gelişen ve böbrek nakline kadar giden böbrek yetmezliği tablosunda kendisinde mevcut ailevi akdeniz ateşi, geçirdiği ikiz gebelik, sezeryan operasyonları ve sezeryan operasyonu sırasında üreter bağlanmasının katkısının olduğu, ancak ureter bağlanmasının sonuca katkısının diğerlerine oranla düşük seviyede kaldığının bildirildiği, mahkemece bu defa sezeryan operasyonu sırasında üreter bağlanmasının katkısının ne oranda olduğu yönünde görüş bildirilmesinin istenmesi üzerine ... Kurumu 3.İhtisas Kurlu tarafından hazırlanan 25/08/2014 tarihli raporda; davacıda gelişen böbrek yetmezliği tablosunda üreter bağlanmasının ne oranda etkisinin olduğunun tıbben bilinemeyeceğinin mütaala edildiği anlaşılmaktadır. Şu durumda, 27/02/2006 tarihli ilk raporda davalı doktorların, hasta takip ve tedavisinde kusurlu olmadıkları yönünde görüş bildirilmiş iken, ... Kurumu'ndan alınan 13/09/2010 ve 25/08/2014 tarihli her iki raporda da sezeryan ameliyatı sırasında davacının üreterinin bağlanmasının davacıda gelişen böbrek yetmezliği tablosunda düşük seviyede de olsa katkısının olduğunun fakat bu durumun ne oranda katkısının olduğunun tıbben bilinemeyeceğinin bildirildiği, bu haliyle ... Üniversitesi ... Ana Bilim Dalı Başkanlığı uzman doktorları tarafından hazırlanan rapor ile ... Kurumu'ndan alınan her iki rapor arasında çelişki oluştuğu ve ... Kurumu tarafından hazırlanan raporların kanaat edinmeye yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece üniversite hastanesinden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, Nefroloji Uzmanı ve Üroloji Uzmanından oluşacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi ve davacıda meydana gelen böbrek yetmezliği tablosunda doktorların kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve davacı yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.