Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11886 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10142 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/12/2014NUMARASI : 2011/748-2014/622Davacı İ.. İ.. vekili Avukat Kenan Aydın tarafından, davalı P. Doğalgaz Dağıtım Sanayii ve Tic. A.Ş. aleyhine 06/02/2006 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince;Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece 24/10/2008 tarihli ilk kararda; takibin 8.712,00 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren işleyecek yasal ticari faizi ile birlikte devamına karar verilmiş, bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 7. Hukuk Dairesince 29/09/2009 gün 2009/1570 esas, 2009/3944 karar sayılı ilam ile davalının sair temyiz itirazlarının reddine, gerçek zarar ilkesine uygun şekilde karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir. İlk kararın temyizinde; davalı tarafından faiz türüne yönelik herhangi bir temyiz sebebi ileri sürülmediği gibi, bu husus Dairece de bozma sebebi yapılmamış, sair temyiz itirazları reddedilmiştir. Mahkemece, 28/05/2010 tarihli ikinci kararda da aynı şekilde hüküm kurulmuş, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi tarafından 04/10/2011 tarihli ilam ile karar yine farklı gerekçeler ile bozulmuştur. Mahkeme tarafından 04/12/2014 tarihli temyize konu son kararda ise; ödeme emrinde yer alan "işleyecek avans faiziyle tahsili" cümlesinin "işleyecek yasal faiziyle" olarak düzeltilmesine hükmedilmiştir.Yukarıda belirtildiği üzere; asıl alacağa işleyecek faizin ticari faiz olacağı hususu, bozma kapsamı dışında kalarak 24/10/2008 tarihli ilk hükmün temyiz incelemesi neticesinde kesinleşmiştir. Bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan hususlara ilişkin yeniden değerlendirme yapma ve farklı şekilde hüküm kurma olanağı bulunmamaktadır. Bu yön gözetilmeksizin davaya konu alacağa yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki; belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası'nın 438/7. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle; hüküm fıkrasının 3. bendinin çıkarılarak yerine "Asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine" ifadelerinin yazılmasına, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.