MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/11/2015 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yargı yolu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi gereğince idari yargı yerinde ancak ilgili idari kurum aleyhine dava açılabilir. Bu yasal düzenlemeye göre, gerçek kişiler ve özel hukuk tüzel kişiler aleyhine idare mahkemelerinde dava açılamaz. Şu halde gerçek kişi aleyhine açılan eldeki davanın görüm ve çözüm yeri idari yargı yeri olmayıp adli yargı yeridir. Mahkemece işin esasına girilip toplanan delillerle birlikte varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken açıklanan olgular gözetilmeden yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.