Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11774 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7897 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiDavacı ...Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve .... aleyhine 24/03/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalılardan ... yönünden husumetten reddine, diğer davalı ...Şti. yönünden ise kabulüne dair verilen 03/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalılardan ... yönünden husumet nedeniyle reddine, diğer davalı ... Şti yönünden ise kabulüne karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı ... adına doğalgaz çalışması yapan diğer davalı ... Şti tarafından kendisine ait yer altı kablolarına hasar verildiğini belirterek uğradığı zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.Davalı ..., davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalı ise davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, davanın davalı ... Şti yönünden kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise husumetten reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından; davalı ... ile davalı ... İnşaat ve ..... Şirketi arasında yapılan sözleşme uyarınca kazı çalışması yapıldığı, bu çalışmalar esnasında davacıya ait kablolara zarar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, davalı ..., işinin bir bölümünü imzaladığı sözleşme ile diğer davalıya devretmiş ise de, diğer davalı tarafından yapılan işi kontrol ve denetim yükümlülüğü bulunduğundan TBK’nın 66. maddesi uyarınca adam çalıştıran sıfatıyla kusursuz sorumlu, diğer davalı ... .... ise TBK’nın 49. maddesi uyarınca haksız fiil faili olarak sorumludur. Hal böyle olunca, davalılar arasında müteselsil sorumluluk vardır.Şu halde, meydana gelen zarardan davalılar müteselsil sorumlu olduklarına göre davalı ... yönünden de işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.