MAHKEMESİ : Kemer Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 08/05/2014NUMARASI : 2009/248-2014/108Davacı İ.. B.. vekili Avukat Düriye tarafından, davalılar Ö.. B.. ve diğeri aleyhine 24/12/2009 gününde verilen dilekçe ile 2330 sayılı Kanun gereği rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalıların diğer temyizlerine gelince;a) Dava, 2330 sayılı Kanundan kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılarca temyiz edilmiştir.Davacı, davalıların haksız eylemi nedeniyle yaralanan polis memurlarına Nakdi Tazminat Komisyonu kararı ile ödenen miktarın rücuan davalıladan müştereken ve mütesilsilen tahsilini istemiştir.Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğindeki hükme esas alınan bilirkişi raporunda olay tarihi itibariyle ödenmesi gereken miktarın hesaplanmadığı anlaşılmaktadır. Oysa zarar haksız eylemin meydana geldiği tarihte gerçekleşmiştir. Davalının sorumluluğu da bu tarihte başladığından tazminatın, haksız eylem tarihindeki miktar esas alınarak belirlenmesi gerekir. Olay tarihinden sonra alınmış karar tarihindeki kıstaslara göre belirlenen tazminatın rücuan tahsiline karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.b) Dava rücu davasıdır. Davaya esas Kemer Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/555 esas, 2009/176 karar sayılı dosyası içeriğinden hangi davalının hangi polis memurunu ne derecede yaraladığı anlaşılmaktadır. Davalıların eylemlerinin birbirinden ayrı olduğu gözetilerek her bir davalının ödemesi gereken tazminat miktarı belirlenerek karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile toplam tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi de doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a,b) bentlerinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.