Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11698 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9376 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/01/2015 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu (dava şartı yokluğu) nedeniyle reddine dair verilen 14/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, 23/07/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davaya konu binayı .... Belediyesinden 3 yıl süreli olarak kiraladığını, kira sözleşmesi devam ederken ... Belediyesinin Bodrum Belediyesi ile birleştiğini bu birleşmeden sonra, davalı ...'nin Borçlar Kanunu'nun 301. maddesine aykırı olarak, ruhsat ve işyeri açma izinlerini iptal edip, 24 saat içinde kiralananın boşaltılmasını isteyerek, bozulacak malzeme ve demirbaşlarla birlikte binayı mühürlediğini belirterek, bozulacak eşyaların ve kiracılık sıfatının devam ettiğinin tesbitini, B.K. 301. maddesine aykırılık nedeniyle şimdilik 5.000,00 TL zararın 14/01/2005 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.Davalı; uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğunu belirterek görev itirazında bulunmuştur.Mahkemece; idari yargı yerinin görevli olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içindeki 23/07/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesinden, .... sokakta bulunan büfenin .... Belediyesi tarafından 3 yıl süreli olarak davacıya kiralandığı, daha sonra yapılan yasal düzenlemeler gereği olarak ... Belediyesinin davalı ... Belediyesi ile birleştiği anlaşılmaktadır. Şu durumda davacı ile davalı ... Belediyesi kira ilişkisinin tarafları konumundadır.Somut olayda davacı, davalı Belediyenin kira sözleşmesine ve B.K. 301. maddesi hükmüne aykırı davranması nedeniyle tazminat isteminde bulunduğuna göre, hizmet kusuruna değil özel hukuk ilişkisine (kira akdine) dayanmış olup, uyuşmazlığın çözümünde adli yargı görevlidir. Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın görev yönünden (dava şartları oluşmadığından) reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenler ile BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 29/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.