Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11633 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9104 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve .... A.Ş. aleyhine 28/01/2008 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;Davacı, yağmur ve kanalizasyon sularını taşıyan .... Deresi'nin ıslah çalışmaları ve ana kollektör hattı inşaatının ... tarafından .... A.Ş. 'ye ihale edildiğini, ıslah projesinin ....'nin denetim ve kontrolü altında yürütüldüğünü ancak çalışmalar sırasında gerekli özen gösterilmediği için fazla yağışlar sonucu oluşan taşkın sonucu oturduğu binanın deposunu su bastığını, muhtelif eşya ve motosikletinin zarar gördüğünü iddia ederek uğranılan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.Davalılar, oluşan zararda kendilerine atfedilebilir kusur bulunmadığını beyanla istemin reddi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemenin, davalıların kusuru bulunmadığı gerekçesiyle verilen ilk kararı Dairemiz 16/01/2013 gün ve 2011/14963-2013/316 sayılı ilamı ile davalıların oluşan zararda kusurları bulunduğu ve zararını kapsamı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması doğru görülmediğinden bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, ancak bozmanın gereği yerine getirilmemiştir. Şöyleki; önceki bozma kararında da belirtildiği üzere gerekli bilgi ve belgeler dosya arasına alındıktan sonra dosyanın konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilerek zarar kapsamının belirlenmesi gerekirken, mahkemece davacı vekiline talebini açıklatmanın dışında başkaca bir araştırma yapmaksızın eksik inceleme ile karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.