MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi........Bakanlığı vekili Avukat ... 2-... vekili Avukat ... 3-....Devlet Hastanesi Başhekimliği Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar...Bakanlığı vdl. aleyhine 10/12/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 02/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, doktorun yanlış ve hatalı tedavisi nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken, kusurları sonucu kişilere zarar vermelerinden kaynaklanan ve zarar görenlerin idare ve kamu görevlileri aleyhine açtıkları manevi tazminat davasıdır.1- Davalı ... hakkındaki temyiz yönünden; Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır.( TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır. Davaya konu edilen olayda; devlet hastanesinde görevli davalı doktorun hatalı katarakt ameliyatı nedeniyle görme yetisinin kaybından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Şu durumda, yerel mahkemece kamu görevlisi olan davalı ... hakkında, kusuruna dayanılarak açılan davanın husumet (taraf sıfatı yokluğu) yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. 2-Davalılar...Bakanlığı ve ... Devlet Hastanesi Başhekimliğine yönelik temyiz yönünden; Dava, davalı idarenin hizmet kusuruna dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası olarak açılması gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davalılar...Bakanlığı ve Devlet Hastanesi Başhekimliği yönünden yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1 ve 2) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.