MAHKEMESİ : Karadeniz Ereğli 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/05/2014NUMARASI : 2014/1-2014/180Davacı Recep velayeten G.. Ö.. ve diğeri vekili Avukat Nefer tarafından, davalı Karadeniz Ereğli Belediye Başkanlığı ve diğerleri aleyhine 02/01/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve davalı belediye vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Davalı Karadeniz Ereğli Belediye Başkanlığı'nın temyizi yönünden;Dava, kasten yaralama eylemi nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacılar vekili ve davalı belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar vekili, olay tarihinde davalı Karadeniz Ereğli Belediyesine ait olan düğün salonu etrafında bisiklete binen davacıların çocuğu Recep Şaban'ın davalı güvenlik görevlisi İ.. K.. tarafından bisikletten düşürülerek darp edilmesi sonucunda ayağının kırılmasına sebep olunduğu, hakkında kamu davası açıldığını, cezalandırıldığını belirterek müvekkillerinin manevi zararının tazminini istemiştir.Davalı Belediye, davalı güvenlik görevlisinin kişisel sorumluluğu olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davacıların olay nedeniyle üzüntü yaşadığı belirtilerek istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.İstemin ileri sürülüş biçimine ve davalının sıfatına göre davacılar; açıkça davalı Karadeniz Ereğli Belediyesinin hizmet kusuruna dayanmıştır. Davalı Belediye kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet göstermekte olup eylem ve işlemleri de kamusal niteliktedir ve kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. Kamu hizmetinin görülmesi sırasında ve hizmet kusurundan doğan uyuşmazlıklarda idari yargı görevlidir. (2577 sayılı İYUY. m.2)Görev sorunu, kamu düzenine ilişkin olup açıkça veya hiç ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilir. Açıklanan nedenle; mahkemece, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine kararı verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları reddedilmelidir.3- Davacıların diğer temyiz itirazına gelince; Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Davaya konu olayda; olayın oluşu, davacı çocuğun bacağında 3. derece kırık olması, yaralanma derecesi, vücut çalışma gücü kaybı ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde; davacılar yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı azdır. Davacılar yararına daha üst düzeyde manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı Belediye yönünden, (3) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine, davacıdan ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harçların istek halinde geri verilmesine 15/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.