Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11383 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13822 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Dicle Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/04/2014NUMARASI : 2013/144-2014/79Davacı K.. A.. vekili Avukat Uğur tarafından, davalı E.. Ö.. aleyhine 12/11/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/04/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı tarafından darp edildiğini belirterek, davalının eylemi nedeniyle uğramış olduğu manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 56. maddesi (818 sayılı BK 47. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda; olay tarihi, davacının yaralanma derecesi ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir olunan manevi tazminat tutarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.