MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 18/09/2007 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...'un aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı ...'un diğer temyiz itirazına gelince: Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, davalıların malik ve sürücüsü oldukları aracın çarpması sonucu desteklerinin hayatını kaybettiğini belirterek, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuş, davacılar vekili 26/05/2010 tarihli ıslah dilekçesinde; davacı ... için talep ettikleri maddi tazminat tutarını 450,00 TL arttırarak 5.450,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, 09/03/2010 tarihli ıslah dilekçesinde ise; davacı ... yönünden talep ettikleri maddi tazminat tutarını 14.126,00 TL, davacı ... yönünden 20.126,00 TL'ye yükselttiklerini beyan etmiştir. Davalılar, ancak bir kez ıslah yoluna başvurulabileceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması ve davanın mahiyeti gereği karar tarihine kadar bilirkişi raporlarına istinaden düzeltme yapılabileceği kabul edilerek, harcı yatırılan ikinci ıslah dilekçesindeki tutarlar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 176. maddesinde “Taraflardan her biri yapmış olduğu usul işlemlerinin bir kısmını ya da tamamını ıslah edebilir. Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilirler.” biçiminde düzenleme yapılmıştır. Mahkemece, yasal düzenleme gereğince harcı yatırılan 26/05/2010 tarihli ilk ıslah dilekçesine itibar edilmesi gerekirken, ikinci ıslah dilekçesindeki tutarlara göre karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı ... yararına BOZULMASINA, davalı ...'un öteki temyiz itirazlarının ise (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.