Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11292 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6916 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacılar ..... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/01/2009 gününde verilen dava dilekçesiyle basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine ilişkin verilen ilk karar, uygun bir tazminata hükmedilmesi gerektiği yönünde bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, davalının ...gazetesinde yayınlanan yazılarında, davacı ... ve ... tatlı mamülleri dolayısıyla davacı...şirketine karşı saldırı yapıldığını öne sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır. Daval??, yazılarında ....Kültür Merkezinin yıkımı kararıyla ilgili her eylemde davacının en önde yer almasını eleştirdiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece bozmaya uyulararak her iki davacı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. dava konusu olayda;Köşe yazılarında geçen ifadelerin içeriği, olay tarihi ve yukarıdaki ilkeler gözönüne alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarları fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no'lu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) no'lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.