Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11155 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4810 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı .. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/12/2009 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair verilen 14/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız el koymadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, şirkete ait .. plaka sayılı araçla uluslararası nakliye işi yaptığını, nakliye sırasında .. gitmek üzere yola çıktığında araçta kaçak sigara ve silah bulunduğundan bahisle aracına el konulduğunu, asliye ceza mahkemesinde yargılandığını, bu süreçte muhafaza altına alınan araçta hasar oluştuğunu iddia ederek, uğranılan zararın tazmini isteminde bulunmuştur.Davalı, şirkete ait araca kaçak silah ve sigara taşıdığı için el konulduğunu, dolayısıyla ortada haksız bir el koyma olmadığını beyanla istemin reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünün ağır ceza mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine dair verilen karar Dairemizin .. sayılı ilamı ile davacıya ait araca 03/09/2004 günü el konulduğu, bu tarihin 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01/06/2005 gününden önce olduğu, bu nedenle uyuşmazlığın genel kurallar gereği hukuk mahkemelerinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle esastan incelenmek üzere bozulmuştur.Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen bu defa altı yıl süren bir yargılama sonunda; davanın hizmet kusuru sonucu oluşan zarardan dolayı tazminat istemine ilişkin olduğu, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesindeki düzenlemeye göre idari yargı yerinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle 6100 sayılı HMK 114/b ve 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.Şu halde; istemin niteliği gereği ve yukarıda belirtilen daire kararında da belirtildiği üzere uyuşmazlığın çözüm yeri adli yargı yeri ve asliye hukuk mahkemesi iken daire bozma kararına uyulmasına rağmen gereğinin yerine getirilmemesi usul ve yasaya uygun olmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.