Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1114 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1779 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı .... Vd. aleyhine 20/05/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 19/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur.Davaya konu, ...’nin 04/05/2010 günlü nüshasındaki davalı ...'ın kaleme aldığı "...'lilere niye oy versinler" başlıklı yazının "Kim hain kim ajan" başlıklı paragrafında; davacı için "ajan" ifadesine yer verilmiştir.Davacı, yazının şahsi haklarına tecavüz niteliğinde olduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Mahkemece, dava konusu yazının güncel olduğu, kamu yararı ve toplumsal ilgi amacıyla yazıldığı, öz ve biçim arasında gerekli dengenin korunduğu, dolayısıyla yazının hukuka aykırılık yönünün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davaya konu yayında yer alan hususun gerçekliği konusunda davalı taraf delil sunmamıştır. Diğer yandan, aynı zamanda köşe yazarı olan davacının 03/05/2010 tarihli yazısında devletin istihbarat birimlerinden eline notlar geldiğini belirtmesi davacının mesleği dikkate alındığında gerçeklik olgusunun kabulü için yeterli sayılamaz. Ayrıca taraflar arasında 15/04/2009 tarihinde bir görsel yayın organında geçen tartışmanın üzerinden uzun zaman geçmiş olması da davaya konu yazının bu tartışmanın devamı niteliğinde olmadığını göstermektedir. Şu halde, kamusal yarar ve toplumsal ilgiden söz edilemeyeceğinden davaya konu yayının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğu açıktır. Basın özgürlüğü ile kişilik hakları arasındaki çatışan yararlar dengesi, davacı aleyhine bozulmuş ve davalılar bakımından da hukuka uygunluk nedeni gerçekleşmemiştir. Davacı yararına uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Karar, açıklanan nedenlerle yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.