Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10832 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15461 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/02/2014NUMARASI : 2013/50-2014/42Davacı Y.. B.. vekili Avukat Abdulhalim tarafından, davalılar T.. A.. ve diğeri aleyhine 28/01/2013 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/02/2014 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 06/10/2015 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat Cem ile karşı taraftan davacı vekili Avukat Taha geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalılar T.. A.. ile M.. Ç..'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalılar T.. A.. ile M.. Ç..'in diğer temyiz itirazına gelince;Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılar T.. A.. ve M.. Ç.. tarafından temyiz edilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın miktarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Davaya konu olayda, yayın tarihi, haberin veriliş biçimi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, hüküm altına alınan manevi tazminat çok fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no'lu bentte gösterilen nedenle davalılar yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) no'lu bentte açıklanan nedenle reddine ve davalılar yararına takdir olunan 1,100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.