Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10726 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8950 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... ve diğeri vekilleri Avukat .... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 03/02/2011 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava ve birleşen dava, haksız eylem nedeni ile uğranılan maddi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalılardan ...'ın şirkette çalıştığı dönemde yetkisi olmadığı halde piyasa değeri 252.361,72 TL olan 293.160 kg. demiri diğer davalılarla birlikte hareket ederek sattığı ve elde edilen para kaşılığında davalılardan ... adına kayıtlı olan 31 TS 445 ve 31 Z 1702 plaka sayılı araçların alındığını belirterek, dava konusu araçlar için ödenen bedellerin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar ise, iddiaların yerinde olmadığını belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davalıların birlikte hareket ederek davacıyı zarara uğrattıkları gerekçesiyle asıl ve birleşen davada istemin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden davalıların.... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2014/59 esas 2015/123 karar sayılı dava dosyasında, suç işlemek amacıyla örgüte üye olma ve emniyeti suistimal suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği, dosyanın halen temyiz incelemesi için Yargıtay ilgili Ceza Dairesinde olduğu, kesinleşmediği anlaşılmaktadır.6098 sayılı TBK'nın 74. maddesi (818 sayılı BK'nın 53. maddesi) uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değil ise de hem ilmi, hem de kökleşmiş yargı kararlarında ceza mahkemesince belirlenen maddi olgunun hukuk hakimini bağlayacağı kabul edilmektedir. Dava konusu olayın özelliği nedeniyle ceza mahkemesindeki davanın sonuçlanıp kesinleşmesi beklenmeli ve ondan sonra tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması, usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.