Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10650 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15513 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2012/389-2013/320Davacı Ç.. B.. vekili Avukat D. B.. tarafından, davalı M.. E.. vdl aleyhine 13/07/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 30/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle doğan kurum zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıların belediyenin sosyal yardım işleri müdürlüğü çalışanları olduklarını, kurum müfettişi tarafından yapılan denetim sırasında müdürlüğün satın alma işlemlerinde kurumun zarara uğratıldığının belirlendiğini, davalılar tarafından alınan sekiz kalem mutfak malzemesinin piyasa fiyatlarına göre KDV dahil 14.803,10 TL pahalıya alındığını bildirerek; bu nedenle uğradığı zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, dava konusu edilen alım işleminde kanun ve yönetmeliklere aykırılık bulunmadığını, miktar itibarı ile doğrudan temin usulü uygulandığını, üç ayrı firmadan teklif alındığını, en uygun fiyatı veren firmanın tercih edildiğini, davacının bir zarar görmediğini, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, görüşüne başvurulan bilirkişi raporu uyarınca, davacının bir zarara uğramadığı kanaatine varılarak, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden, kurum müfettişi tarafından davalılar hakkında düzenlenen rapordan sonra savcılığa suç duyurusunda bulunulduğu, davalıların da savunmalarında haklarında kamu davası açıldığını bildirdikleri görülmektedir. 6098 sayılı TBK 74. maddesi ( 818 sayılı BK 53 ) uyarınca ceza mahkemesinin beraat kararı hukuk hâkimini bağlamaz ise de; ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı ve olgu belirlemesi hukuk hakimini bağlar. Somut olayın özelliği itibariyle maddi olgunun ve davalıların sorumluluğunun tespiti açısından ceza davasının sonucu önem arz etmektedir. Şu durumda mahkemece, davalılar hakkında açıldığı bildirilen ceza davasının getirtilerek incelenmesi, dava konusu edilen zarar ile ilgili olduğu sonucuna varılması halinde sonucunun beklenmesi ve sonrasında dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.