MAHKEMESİ : Kayseri 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/04/2013NUMARASI : 2012/89-2013/85Davacı M.. Ç.. vekili Avukat S. G..tarafından, davalı H.. T.. aleyhine 18/05/2009 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;a-Dava, haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında çıkan tartışma sonucu davalının, müvekkilinin üzerine çay döktüğünü,hakaret ettiğini ve müvekkilinin yüzünde sabit eser meydana gelecek şekilde müvekkilini yaraladığını, müvekkilinin aynı zamanda E.Ü. İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünde okuduğunu, olay nedeniyle final sınavlarına giremediğinden okulunun 1 yıl uzadığını, fakültenin uzaması nedeniyle toplam 700,00 TL harç yatırdığını, fakülteye gidiş geliş, yemek masrafları, kitap ve kırtasiye masraflarının ortaya çıktığını, SPK sınavlarına da giremediğini, sınavlara zamanında giremediği için kazanç kaybı ve zararı oluştuğunu belirterek davacının uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda;Ceza dosyası içeriğine göre; tarafların iş yeri komşusu olduğu, davacının aynı zamanda bina yöneticisi olduğu, olay tarihinde davalı ile aralarında binanın ortak giderleri ile tadilatları konusundaki ödemelere ilişkin tartışma çıktığı, davalının anahtarlık ile davacının gözüne vurarak ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan 27/09/2010 tarih 5592 sayılı raporla belirlendiği üzere yaşamını tehlikeye sokmayacak, üzerindeki etkisinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte ve yüzde sabit iz bırakacak şekilde yaraladığı, eylemin davacının haksız tahriki ile işlendiği anlaşılmıştır.Yine iş bu dosyada Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesinden alınan raporda davacının sol üst kapağındaki parçalı kesi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek düzeyde olduğu belirtilmiştir.Bu kapsamda, davacının yaralanma derecesi, olay tarihi, olayın gelişimi ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. b-Maddi tazminat yönünden alınan raporda; davacının okulunun olay nedeniyle uzamış olması sonucu 450 TL kırtasiye masrafı, 238 TL otobüs gideri, bir yıl hayata geç atılacağı için asgari ücretten 6740 TL kazanç kaybı, 400 TL estetik gideri, 80,25 TL iş ve güçten kalma zararı nedeniyle toplam 8492,19 TL zarara uğradığı belirtilmiş mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır.Erciyes Üniversitesi Rektörlüğünden gönderilen 04/04/2011 tarihli yazıda davacının 2002 yılından beri öğrencileri olduğu, halen 4.sınıf öğrencisi olduğu, 2007-2008 bahar yarıyılında sınavlara girmediği belirtilmiştir. Dava konusu olay 19/05/2008 tarihinde meydana gelmiş, 2007-2008 yılı bahar yarıyılı sınavları 20/05/2008-06/06/2008 tarihleri arasında yapılmıştır. Bu nedenle davacının sınavlara giremediği için okulunun uzadığının kabulü ile harç ve diğer giderlerinin hüküm altına alınması doğru isede 1 yıl hayata geç atılacağı için kazanç kaybı olacağı gerekçesi ile tazminata hükmedilmesi doğru değildir. Davacının olay nedeni ile çalışmasına engel oluşturacak bir yaralanması olmadığı gibi, davacı emlakçılık işi ile uğraşmaktadır. Kaldı ki davacı 2011 yılında da hala okulunu bitirememiştir. Bu kapsamda kazanç kaybına yönelik istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bu nedenlede bozulması gerekmiştir.c)Kayseri 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/1212 esas sayılı dava dosyasında davalının haksız tahrik altında eylemi gerçekleştirdiği kabul edilerek cezasından indirim yapılmıştır. Fakat maddi zarar yönünden alınan raporda ise hesaplanan tazminattan tahrik indirimi yapılmamıştır. Mahkemece hüküm altına alınan maddi tazminattan haksız tahrik nedeni indirim yapılması gerekirken, talebin aynen kabulü usul ve yasaya uygun bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2/a-b-c) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.