Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10525 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7066 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/03/2015 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davada idare mahkemelerinin görevli olması nedeniyle davanın yargı yolu yönünden reddine dair verilen 25/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, idare mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın yargı yolu yönünden usulden reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.Davacı, kendisine ait taşınmaza davalı idare tarafından çakıl, taş ve benzeri malzeme dökülmek sureti ile zarar verildiğini belirterek, maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, idare mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın yargı yolu yönünden usulden reddine karar verilmiştir.Bir kamu kurumu tarafından bir tesisin yaptırılması sırasında devlet malı olmayan yerlerden toprak veya kum alınması yahut böyle yerlere toprak, kum veya moloz yığılması neticesinde doğan zararların ödetilmesi istekleri, başkasının malına kamu kurumunun dilediği gibi el atma hakkı bulunmadığı ve plan veya projelere ve şartnamelere başkasının malına ihtiyaca göre el atılabilmesini gerektirecek esaslar konulamayacağı nedeniyle, haksız eylemden doğan tazminat davası sayılır. Aynı kural ağaç kesilmesi durumunda da söz konusudur. Bundan başka yapılan işlerin plan ve projelere aykırı yapılması da idari karara aykırı bir hareketin varlığı nedeni ile yine idari kararın uygulanmasından doğan bir zarar sayılamaz ve bu bakımdan dava haksız eylemden doğan ve adli yargı yerinde bakılması gereken bir tazminat davası olarak kabul edilir.Temyize konu edilen davada davacı, davalı idarenin haksız eylem ile taşınmazına çakıl, taş ve benzeri malzeme dökmesi nedeniyle oluşan zararının tazminini istediğine göre; yukarıda yazılı esasları belirten 11/02/1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının III. bendi gözetilmeksizin, davanın yargı yolu yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.