Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10395 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8385 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/10/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 03/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, tarafların sulh oldukları anlaşıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar, sulh anlaşmasında harç ve yargılama giderlerinin (vekalet ücreti dahil) hangi tarafça ödeneceğini açıkça belirtmezlerse, mahkeme bu gider ve ücretleri sulh anlaşmasındaki kabul ve feragat edilen miktarlar oranında taraflar arasında paylaştırır. Somut olayda, taraflar arasındaki sulh sözleşmesinde, borcun davalı tarafından faiziyle birlikte taksitler halinde ödenmesine karar verilmiş bulunmaktadır, zira feragat edilen herhangi bir miktar yoktur. Diğer yandan, sözleşmede yargılama giderlerine yönelik açık bir feragat da söz konusu değildir. Konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda vekalet ücreti, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesi gereğince nispi tarifeye göre belirlenir. Nispi vekalet ücreti ise, davanın görüldüğü mahkeme için tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla dava konusu değer üzerinden hesaplanır. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. Diğer yandan Tarifenin davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulhte ücreti düzenleyen 6. maddesinde, "Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur." şeklinde düzenleme yer almaktadır. Dosya kapsamından, taraflar arasındaki sulh sözleşmesinin ön inceleme aşamasından sonra yapılmış olduğu ve davacı kurumun davanın açıldığı tarihte davanın açılmasında haklı olduğu anlaşıldığına göre, dava konusu değer üzerinden hesaplanacak harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulması gerekirken mahkemece davacı kurumun üzerinde bırakılmasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine 25/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.