Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10128 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6903 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/02/2013NUMARASI : 2011/300-2013/146Davacı M.. A.. vekili Avukat S. P.. tarafından, davalı Yapı Kredi Bankası A.Ş aleyhine 22/06/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız icra takibi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı banka tarafından kaybettiği kimlik kartına istinaden dava dışı şahsa kredi kartı verilerek kredi kullandırıldığını, geri ödemelerin yapılmaması üzerine davalı banka ile hiçbir kredi ilişkisi bulunmamasına rağmen hakkında takip yapılarak aracına haciz ve yakalama şerhi konulduğunu,haciz işleminin iptali için dava açtığını, davanın kabulüne karar verildiğini ve haczin kaldırıldığını ancak haczin konulduğu günden kaldırıldığı güne kadar aracını kullanamadığını, aracın uzun süre otoparkta kalması nedeni ile motorunun hasar gördüğünü, davalı banka işlemleri nedeniyle riskli şahıslar grubunda yer aldığını ve tüm bu sebeplerle maddi ve manevi olarak zarara uğradığını bildirerek uğradığını zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının kaybettiği kimlik bilgilerinin dolandırıcılar tarafından kullanılarak kredi kartı temin edildiğini ve yanılgılı olarak davacı hakkında icra takibi yapıldığını, aracın iddia edilenden daha az süre muhafaza altında bulundurulduğunu,davalı bankanın kredi kartı talebine ilişkin belgelerin sahteliğini anlar anlamaz araç üzerindeki haczi fek ederek aracı davacıya teslim ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının taleplerinin kusura dayalı sorumluluk gerektirdiği,davacının kimliğinin başkaları tarafından bulunarak kredi kartı temin edilmesinde davalı bankanın kusurunun bulunmadığı, davacının borçlu olmadığının mahkeme kararı ile tespit edilmesi üzerine aracın davacıya davalı banka tarafından teslim edildiği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, Ankara 11. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1294 esas sayılı takip dosyasında ödenmeyen kredi kartı borcu nedeniyle davalı banka tarafından davacı borçlu aleyhine icra takibi yapıldığı, icra dosyasında alacaklı davalı bankanın talebi ile davacıya ait ... plaka sayılı araca haciz ve yakalama şerhikonulması üzerine aracın 16/06/2008 günü yakalanarak muhafaza altına alındığı, Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde davacı borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında imza incelemesine ilişkin bilirkişi raporunda bankaya yapılan kredi başvurusunda kullanılan imzaların davacıya ait olmadığının anlaşılması üzerine davacı borçlunun alacaklı bankaya borçlu olmadığının tespitine ve haczin fekkine karar verildiği, aracın yakalanmasından 3 ay sonra 26/09/2008 tarihinde icra dosyasında yakalamanın kaldırılması talep edilmiş olmasına rağmen davalı banka tarafından menfi tespit dava dosyasının kesinleşmesine müteakiben 24/01/2011 tarihinde haczin kaldırılmasının talep edildiği anlaşılmıştır.Somut olayda, borçlusu olmadığı bir takip dosyası nedeni ile davacının aracına haciz ve yakalama şerhi konulmuş, 3 ay gibi bir sürede muhafaza altında tutulmuş olmasına rağmen 3 yıl gibi bir süre boyunca aracın üzerindeki haciz devam etmiş , haczin haksızlığının bir mahkeme kararı ile ortaya çıkmasından sonra haciz kaldırılmıştır. Şu durumda davacının uzun bir süre haksız haciz tehdidi altında kalmasından dolayı maddi ve manevi uğradığı, davalı bankanın gerekli özeni göstermeyerek olayda kusurlu olduğu anlaşılmakla, işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken maddi ve manevi tazminat isteminin reddi yerinde görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.