Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1012 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15285 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ..... ve diğeri aleyhine 05/03/2015 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen 02/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, yayın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalılardan ... tarafından kaleme alınan, diğer davalı şirket tarafından yayınlanan "...." adlı kitabın 302 ila 307. sayfaları arasında yer alan ifadeler nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalılar, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın açıldığı tarih ile dava konusu kitabın satışa sunulduğu tarih arasında zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Olay tarihinde (kitabın satışa sunulduğu tarih) yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununun 60/1. maddesine göre öngörülen zamanaşımı süresi fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl ve her halükarda 10 yıldır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 72/1 maddesine göre de zamanaşımı süresi zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yıldır.Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalılardan ...'nın "..." adlı kitabında, davacıyı rüşvet almakla ve ihalelere fesat karıştırmakla suçladığı anlaşılmaktadır. Davaya konu eylem, 5237 sayılı TCK kapsamında düzenlenen rüşvet alma, ihaleye fesat karıştırma suçlarına ilişkin olup, davacı da kitapta geçen ifadeler nedeniyle, ... 1. Ağır Ceza 2009/170 esas sayılı dosyasında yargılanarak beraat ettiğini belirtmiştir.O halde, olaya uygulanacak zamanaşımı süresinin belirlenmesinde ceza zamanaşımı süresine bakılmalıdır. Kaldı ki, ceza zamanaşımı süresinin uygulanması için somut olay ile ilgili bir soruşturma ya da kovuşturma açılmış olması veya mahkumiyet kararının bulunması da şart değildir.Dava konusu kitabın satışa sunulduğu tarih 20/08/2010'dur. Dava 05/03/2015 tarihinde açıldığına göre 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından işin esasının incelenip varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.