Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10089 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 7784 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı ... Genel Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/04/2010 gününde verilen dilekçe ile orman yangını nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, orman yangınından dolayı uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, ....'a ait yüksek gerilim hattında bulunan izolatörün patlaması sonucu çıkan yangın neticesinde 10 hektarlık orman alanının yandığını, davalının tedbirsizlik ve dikkatsizlikle orman yangınına neden olmaktan cezalandırıldığını belirterek 4.558,98TL idare zararının tahsilini istemiştir.Davalı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının zararı ile ilgili .... aleyhine açtığı davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/438 E, 2011/533 sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini, aynı zararın davalıdan tahsilini talep etmesinde davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Dava hukuki nitelik açısından haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Aynı haksız eylemden değişik hukuki nedenlerle sorumlu olanlardan herbiri Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeler uyarınca, zarar nedeniyle davacıya karşı müteselsil (zincirleme, dayanışmalı) olarak sorumlu durumundadırlar. Borçlar Kanunu'nun 142. maddesine göre alacaklı, müteselsil borçluların tümünden veya birinden (veya birkaçından) borcun tamamının veya bir kısmının ödenmesini isteyebilir. Borcun tamamının ödenmesine kadar bütün borçluların sorumluluğu devam eder. Davacı iddiasına göre davalının da eğer kusuru varsa müteselsil sorumludur. Davalının kusurunun saptanması durumunda sorumluluğu, Borçlar Kanunu'nun 50/1. maddesi gereğince dayanışmalı (müteselsil) sorumluluk olup aynı Kanunun 142. maddesi gereğince de zarara uğrayan alacaklı, zararın tümünü veya bir bölümünü dayanışmalı sorumluların tümünden veya birinden alınmasını isteyebilir. Şu durumda davalının olaydaki sorumluluk ve kusur durumuna göre varsa yapılan ödemeler de gözetilerek zarar kapsamının belirlenmesi ve verilecek kararda tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydının düşülmesi gerekmektedir. Mahkemece açıklanan hususlar gözetilmeden davacının ... aleyhine açtığı davanın kabulünden sonra aynı alacak nedeniyle davalı aleyhine dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.