Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9469 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 27686 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dairMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü:1) Sanık ...'ın katılan ...'a karşı yaralama suçundan verilen hükme yönelik yapılan itirazlarının incelenmesinde;“Hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararlarına karşı başvurulacak yasa yolu 5271 sayılı CMK’nin 231/12 maddesinde “itiraz” olduğu, 5271 sayılı CMK’nin 264/1 maddesinde belirtilen kanun yolu ve merciinde yanılmanın başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağına dair hükmü nazara alındığında katılan vekilinin dilekçesinin itiraz niteliğinde olduğu kabul edilerek temyizen incelenmeyen dosyanın itiraz merciince incelenmesi için mahalli mahkemesine İADESİNE,2) Sanık ... hakkında ... 'a karşı basit yaralama; sanık ... hakkında ... 'a karşı tehdit suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklar ... ve ... müdafiinin beraat hükmünü vekalet ücreti yönünden temyiz ettiği görülmekle;Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanıklar duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13/son maddesi uyarınca beraat eden sanıklar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince hükmün 2. paragrafından sonra gelmek üzere" Sanıklar duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/son maddesi gereğince gereğince 1.320,00 TL maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak sanıklara verilmesine," bendinin hükmün 2. kısmından sonra gelecek şekilde eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,3) Sanık ...'ın mağdur ...'a karşı yaralama suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.Sanığa verilen sonuç cezanın 3 yıl 1 ay 5 gün yerine 1 yıl 25 ay 5 gün olarak hesaplanması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Karşılıklı yaralama olayında sanığın sarfına neden olduğu yargılama giderinden sorumlu tutulması gerekirken tüm masraflardan diğer sanıkla eşit olarak sorumlu tutulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince hükmün VII. Paragrafında ".... sanıktan 233.00 TL'nin sanık ...'tan tahsiline" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine"...sanığın mağdur ...'a ilişkin sarfına neden olduğu 80 TL tebligat masrafı, 100 TL adli tıp rapor gideri olmak üzere 180,00 TL'nin sanıktan tahsiline" bendinin hükme eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,3) Sanık ...'ın katılan ...'a karşı yaralama suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;a) 5271 sayılı CMK'nin 196/2 maddesine göre alt sınırı beş yıldan az olmayan cezayı gerektiren suçtan yargılanan sanığın, istinabe yoluyla dinlenemeyeceği, yargılamayı yapan mahkemece dinlenmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde istinabe yoluyla elde edilen savunması ile yetinilip hüküm kurulması,Kabul ve uygulamaya göre de;b) Oluşa, dosya kapsamına ve kabule göre mağdur ...'un sanık tarafından yaralandıktan sonra olayı duyan ve mağduru gören katılan ...'ın, elinde demir sopa ile sanığı kovaladığı, kaçan sanığın peşinden gelmeye devam edenler olunca önce sanığın havaya bir el ateş ettiği ve Serhat'ın buna rağmen sanığın üzerine gelmeye devam ederek elindeki sopayı vurmak için sanığa hamle yapması üzerine sanığın bu kez katılanın bacağına ateş ederek yaralaması şeklinde gelişen olayda, bu şekilde müdahil olan katılanın eyleminin haksızlık boyutu gözetilerek sanığın cezasından TCK'nin 29. maddesi gereğince asgari hadden daha fazla indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, c) Sanığa verilen sonuç cezanın 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası yerine 3 yıl 27 ay 22 gün hapis cezasına hükmedilerek eksik ceza tayini,d) Karşılıklı yaralama olayında sanığın sarfına neden olduğu yargılama giderinden sorumlu tutulması gerekirken tüm masraflardan diğer sanıkla eşit olarak sorumlu tutulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321.ve 326/son maddeleri gereğince sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek ve isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.