Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 915 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6688 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyetlere, temyiz isteminin reddine dairMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü.Hükmün sanık ...'ın yokluğunda verildiği, gerekçeli kararın 24/09/2012 tarihli talimat ifadesinde bildirdiği son adresine tebliğe çıkarıldığı ve aynı konutta 07/03/2014 tarihinde yakınına tebliğ edildiği, ancak dosyada bulunan tebligat parçasında "...." ibaresinin silinip "...." ibaresinin yazıldığı görülmekle tebliğin usulsüz olduğu, bu nedenle temyizin öğrenme üzerine süresinde yapıldığının kabulü ile temyiz isteminin reddine dair ek kararın kaldırılması suretiyle yapılan incelemede; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a) Sanık ...'in yargılamaya konu eyleminin 5237 sayılı TCK'nin 86/1-3e, 87/1-c-son maddeleri kapsamında kaldığı ve alt sınırı beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan olduğu gözetilmeden, sanığın istinabe yoluyla sorguya çekilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 196/2. maddesine aykırı davranılması, b) Sanık ... hakkında mağdur ...'i hayat fonksiyonlarını hafif (1.) derecede etkileyecek şekilde kemik kırığı ve çatlak oluşacak şekilde yaralandığının kabulü ile hükme varılmış ise de, dosyada mağdur ...'in yaralanmasına ilişkin yalnızca ... Devlet Hastanesi'nin 17/01/2011 tarih ve 38 numaralı genel adli muayene raporunun bulunduğu ve bu raporda mağdurun kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin belirtilmediği gibi, raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığının anlaşılması karşısında, mağdur hakkında düzenlenen tüm tedavi evrakları, varsa grafiler ve raporun gönderilmesi suretiyle Adli Tıp Şube Müdürlüğünden mağdurun yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin rapor alınıp sonucuna göre sanığın hukuki durumun tespit ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, c) Olaya ilişkin görgü bilgisi olup soruşturma aşamasında dinlenen ....'ın duruşmaya çağrılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi, sonucuna göre sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, d) Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas - 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı yasanın 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanık ...'in ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.