Tebliğname No : 2013/337488 - Kanun Yararına BozmaMAHKEMESİ :TARİHİ VE NO :SUÇ : Kasten yaralama ve tehdit suçlarıKasten yaralama ve tehdit suçlarından sanık A.. T..'nun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 35, 62/1. ve 52. maddeleri uyarınca 1000 Türk Lirası adli para, aynı yasanın 106/1 (2.cümle), 62/1, 50. ve 52. maddeleri uyarınca 500 Türk Lirası adli para, Kasten yaralama suçundan sanık E.Ö..'in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 35, 86/3-e, 62/1. ve 52. maddeleri uyarınca 1500 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına ilişkin Seferihisar Sulh Ceza Mahkemesinin 09.02.2010 tarihli ve 2009/362 Esas, 2010/20 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı'nın 30.09.2013 tarih ve 2013/14914 - 59900 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 30.10.2013 tarih ve 2013/337488 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede;Dosya kapsamına göre, Sanık E.Ö.. hakkında Seferihisar Cumhuriyet Başsavcılığınca diüzenlenen 10/10/2009 tarihli iddianamede, tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/1-1. cümle maddesi gereğince cezalandırılması talep edildiği halde, iddianamede gösterilen sanık hakkında hüküm kurulmamış olmasının, mahallinde zaman aşımı süresi içerisinde mahkemesince verilecek bir kararla giderilebilecek bir eksiklik olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,1) Seferhisar Cumhuriyet Başsavcılığınınca diizenlenen 10/10/2009 tarihli iddianamede, sanık A.. T..'nun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1-4, 106/1, 2. cümle maddelerinde düzenlenen hakaret ve tehdit suçlarını işlediğinden bahisle cezalandırılması için kamu davası açılmasına rağmen, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 225/1. maddesinde yer alan, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hakkında açılmış dava bulunmayan ve iddianamede anlatılış tarzına göre unsurları gösterilmeyen aynı kanun'un 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verilmesinde,2) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Cezanın Belirlenmesi" kenar başlıklı 61. maddesinin 4. ve 5. fıkralarmda yer alan; "(4) Bir suçun temel şekline nazaran daha ağır veya daha az cezayı gerektiren birden fazla nitelikli hallerin gerçekleşmesi durumunda; temel cezada önce artırma sonra indirme yapılır. (5) Yukarıdaki fıkralara göre belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç ceza belirlenir." hükmü karşısında, sanık E.Ö..hakkında 5237 sayılı Kanun'un 86/2. maddesine göre be1irlenen ceza üzerinden, silahtan dolayı aynı Kanun'un 86/3-e. maddesince artırım yapıldıktan sonra 35. maddeye göre indirim yapılması yerine yazılı şekilde uygulama yapılmasında, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.Gereği görüşülüp düşünüldü:Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Seferihisar Sulh Ceza Mahkemesinin 09.02.2010 tarihli ve 2009/362 Esas, 2010/20 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.