MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) 5237 sayılı TCK'nin 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrasındaki "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki alt ve üst sınırlar arasında takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, hakkaniyete ve orantılılık ilkesine aykırı olacak şekilde üst sınıra yakın bir şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak sanık hakkında fazla ceza tayini, 2) Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabule göre de; 3) Sanığın 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 86/3-e maddeleri uyarınca belirlenen cezasından TCK'nin 87/1-c maddesi gereğince bir kat artırım uygulanması sırasında hesap hatası yapılarak 6 yıl 18 ay hapis cezası yerine 7 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.