Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; gereği görüşülüp düşünüldü:Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak;5252 sayılı Yasa'nın 9/1. maddesine göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde, duruşmasız da karar verilebilecektir.Bunun dışındaki durumlarda duruşma açılacaktır. Asıl olan, duruşmalı lehe kanun uygulaması olup, Ceza Kanunu'nun lehe olan hükümlerinin derhal uygulanacağı haller; 765 sayılı Kanun'da suç olup, 5237 sayılı Kanun'da suç olmaktan çıkarılması, ceza sorumluluğunun kaldırılması, 765 sayılı Kanun'da şikayete tabi olmayıp 5237 sayılı Kanun'da şikayete tabi olması ve şikayetçinin de şikayetinden vazgeçmiş olması herhangi bir değerlendirme ve takdir gerektirmeyen önceki ve sonraki kanunlarla ilgili bütün hükümleri olaya uygulamak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması sonucu ceza indirimlerini kapsadığı, incelenen dosyada ise bu durumların mevcut olmadığı, bu hususlar hükmün zat ve mahiyetine müessir nitelikte bulunduğundan duruşma açılarak karar verilmesi gerektiği, ayrıca 15.06.2005 tarihli mahkumiyet kararının hüküm olduğu gözetilmeden ek karar olarak önceki kararda yer verilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı (BOZULMASINA), 12.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.