Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5758 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29132 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 3 - 2013/10457MAHKEMESİ : Gaziantep 12. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/11/2012NUMARASI : 2011/606 (E) ve 2012/1194 (K) Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelen katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde;  Hükmolunan adli para cezası 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanununun 26. maddesiyle 5230 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun  Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olduğundan katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın temyiz itirazlarının 5320 sayılı Kanun’un 8/1. ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE, 2) Sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelen katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda sanığın ileride suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanat oluşmadığı gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına karar verilmesi karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK'nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun TCK'nin 53/3.maddesi uyarınca sanığın kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından infaz tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'un 322. maddesi gereğince, sanık hakkındaki 4 numaralı hükümde bulunan TCK' nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hükümden çıkarılarak yerine gelmek üzere “5237 sayılı TCK'nin 53/1-a, b, c, d, e bentlerinde yazılı hakları kullanmaktan mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, TCK'nin 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet ve kayyımlığa ait yetkileri kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan TCK'nin 53/3. maddesi hükmü gereğince şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesine ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan beraat kararına yönelen katılan vekilinin temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde; Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Katılanın aşamalarda değişmeyen beyanında sanığın kendisine hakaret ettiğini beyan etmesi ve Antalya 13. Asliye Ceza Mahkemesince 12.07.2012 tarihinde talimatla beyanı alınan ve katılanın anneannesi olduğunu beyan eden tanık S.. T..'in beyanında sanığın katılana sinkaflı sözlerle hakaret ettiğini açıkça beyan etmesi karşısında tanığın beyanına itibar edilip edilemeyeceği açıkça tartışılmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 4) Katılana yönelik kasten yaralama eylemi nedeni ile sanık hakkında kurulan hükme yönelen katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde ;Mahkemece yapılan yargılama sonucunda sanığın ileride suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanat oluşmadığı gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına karar verilmesi karşısında tebliğnamedeki (b) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Katılan vekilinin, sanık müdafinin ve sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a) Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/1. maddesince hükmolunan temel cezada TCK'nin 87/3. maddesince artırım yapılması sonucunda neticeten 1 yıl 4 ay 10 gün hapis cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin 1 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayini, b) Katılanda meydana gelen kemik kırığının hayati fonksiyonlara etkisinin 4. derece (ağır) olması karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/1. maddesince hükmolunan temel cezada TCK' nın 87/3. maddesince artırım yapılırken kırığın derecesi ile orantılı şekilde artırım yapılması gerektiği gözetilmeyerek 1/6 oranında artırım yapılmak suretiyle eksik ceza tayini, c) Katılan hakkında Adli Tıp Kurumu Gaziantep Şubesince tanzim olunan 19.09.2012 tarihli raporda katılandaki yaralanmanın duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ya da yitirilmesine neden olup olmadığının tespiti için katılanın muayene edilmek üzere şubeye gönderilmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi karşısında katılanın tüm tıbbi tedavi evraklarıyla beraber Adli Tıp kurumuna sevki sağlanarak yaralanmasının duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ya da yitirilmesine neden olup olmadığı hususunda alınacak olan raporun sonucuna göre sanığın hukuki durumun tayin ve tespiti gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile yazılı hüküm tesisi, d) Katılan hakkında Sev Amerikan Hastanesince tanzim olunan 27.12.2011 tarihli raporda yaralanmanın yere düşme neticesinde olduğunun belirtilmesi, sanığın savunmasında eşini eve almak isteyen katılana engel olmak isterken katılanın duvara çarparak yere düştüğünü belirtmesi ve sanığın eşi olan E.. A..' ın kollukta alınan beyanında eşi olan sanığın katılanı ortadan çekilmesi için ittiğini akabinde yaşlı olan katılanın dengesini kaybederek yere düştüğünü beyan etmesi karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK' nın 21/2. maddesince olası kastın uygulanıp uygulanamayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile yazılı hüküm tesisi, e) 5237 sayılı TCK'nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun TCK'nin 53/3.maddesi uyarınca sanığın kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından infaz tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.